Çoğunuz kereviz yemeyi sevmeyenlerdenizdir.
Özellikle de gençlik çağımızda bize diretilerek yedirilmeye çalışanlardansanız daha bir kereviz yemekten uzaklaşmışsınızdır.
Ancak bu sebze de birçok sebze ve meyve gibi doğru tüketilirse çok faydası vardır.
Her şeyden önce kereviz; Patates, Pancar, Havuç gibi bir kök sebzedir.
Pürüzlü ve sert kabuklu bir yapısı ve dal üzerindeki yeşil yaprakları da hem çiğ olarak salatalarımızda veya pişirilen yemeğine doğranılarak tüketilmektedir.
Besin değeri açısından yüksek olmasının yanında karbonhidrat miktarı düşüktür.
Ayrıca bir kök sebze olmasına rağmen şeker içeriği düşük olan bir sebzedir.
Ama protein ve yağ oranının yanında, glisemik indeksi de düşüktür.
C vitamini, folat, fosfor, kalsiyum, magnezyum ve potasyum kaynağı da olan kereviz, günlük K vitamini ihtiyacının kadınlarda yüzde 71’ini; erkeklerde yüzde 53’ünü karşılayabilir.
Önceki Magnezyum Desteğine İhtiyacınız Var mı? yazımızı da okumanızı öneririz.
Patates yerine de tercih edilebilir.
Çünkü 100 gram patateste 17 gram karbonhidrat varken aynı miktar kerevizde bu oran 9’dur.
Kereviz Sapı Tüketmenin Faydaları
Sapı da kökü kadar faydalıdır.
Özellikle de yeşil olması ve doğal hali ile pişirilmeden tüketilebilmesi faydasını arttırmaktadır.
Vitamin ve mineral deposudur.
Antioksidan kaynağıdır da.
İçeriğinde su oranı yüksek olması da su kaybını önlemek açısından çok faydalıdır.
Yemekleri ve Faydaları
Eylül ayı ile Nisan arasında bolca bulunan bu sebzenin ülkemizdeki en çok tüketim şekli zeytinyağlı yemeği ile olmakla birlikte Osmanlı mutfağında yapılan et haşlama içerisine de doğranarak tüketilmektedir.
Daha önce de belirttiğimiz gibi Patates yerine kullanılması da mümkün olabilir.
Her şeyden önce Tip 2 diyabetin artış gösterdiği son yıllarda lif deposu, şeker oranı ve karbonhidrat oranının düşük olması açısından tereddüt etmeden tüketilebilir.
Kereviz’in içeriğindeki C ve K vitaminleri inflamatuar özellikler gösterir.
Karaciğer detoksu için çok faydalı bir sebzedir.
Bağırsaklarımızdaki faydalı bakterileri besleyerek sindirim sağlığımızı destekler.
Aşırı yağların bağırsaklarda emilmesini önler.
Diyet lifi, bağırsaklardan sindirilemeyen bitkidir ve bağırsakları harekete geçirir. Bağırsaklardaki hareket ne kadar hacimli olursa, dışkılama o kadar kolay olacaktır.
Bu düzenli bağırsak hareketlerini beraberinde getirir ve kabızlığın önüne geçilmesini sağlar.
Ayrıca kökü ve sapı organik sodyum içermektedir.
Bu tuzda bulunan inorganik sodyum değildir.
Kan akışını dengelerken, kalsiyumun emilimini sağlamaktadır
Vücutta yeterli miktarda organik sodyum olduğunda karbondioksit daha kolay atılır.
İçeriğindeki demir kan hücrelerinin oksijenlenmesini sağlar.
Size kendi tükettiğim şekli ile çiğ olarak süzme yoğurdun içine kabuğunu soyduktan sonra rendeleyerek tüketmenizi önereceğim.
Arzu ederseniz de bir diş sarımsak döverek yoğurduna katabilirsiniz.
Bunun yanında zeytinyağlı yemeğini de çok sık tüketmekteyim.
Bunun pişirilmesini de https://www.lezzet.com.tr web sayfasından en güzel tarifini bulabilirsiniz.
