Öğretmen, toplumun eğitim hedefleri doğrultusunda bireylere eğitim ve öğretim sunmakla
görevli kişiye verilen mesleki unvan olarak tanımlanmaktadır.
Her şeyden önce Türk Dil Kurumu sözlüğünde, ‘’ Mesleği bilgi öğretmek olan kimse’’
olarak tanımlanan öğretmenlik, alan eğitimi ve pedagojik formasyon gibi süreçlerin
ardından edinilebilen bir meslektir. https://sozluk.gov.tr
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 43. Maddesinde;
“Öğretmenlik mesleği, devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleği” olarak tanımlanmaktadır.
Hepimiz 12 yıllık bir temel eğitimden geçerken birçok da öğretmenimiz olmaktadır.
Türkiye Cumhuriyetinin Başöğretmeni Mustafa Kemal Atatürk’tür. Atatürk’ün Öğretmene Verdiği Değer
Bu unvan Atatürk’e Bakanlar Kurulu tarafından verilmiştir.
Ancak Atatürk’e “Millet Mektepleri Başöğretmenliği” ünvanı 11 Kasım 1928’de yapılan toplantıda verilmiştir.
24 Kasım’da da Millet Mektepleri Talimatnamesinde yayınlanması ile resmileşmiştir.
İyi Öğretmen Kimdir
Her meslek özeldir ama öğretmenlik çok daha özel bir hizmet alanıdır.
Çünkü anne ve babalar, öğretmenlere en değer verdikleri varlıklarını yani çocuklarını emanet etmektedirler.
Onlar ülkemizin geleceğinin mimarları, rol modelleri ve en önemlisi de yurdun dört bir yanında
en zor koşullarda görev yapmaları gerekebilmektedir.
İyi öğretmenin evrensel bir standardı yoktur.
İyi öğretmen kişiye ve toplumların kendi normlarına göre değişebilmektedir.
Alan bilgisine hâkim, kendisini yetiştirmiş, yabancı dil bilen, insanları ve özellikle çocukları seven, yerine göre fedakar olan, sabırlı bir kişidir.
İşin ilginç tarafı ‘’İyi bir öğretmen nasıl olmalıdır?’’ sorusunun binlerce cevabı vardır.
Ancak yukarıda sıralamış olduğumuz iyi öğretmen tanımları aslında iyi bir öğretmenin vasıfları değil; normal bir öğretmenin vasıfları olmalıdır.
Çünkü bu vasıflar her öğretmende olması gereken özelliklerdir.
Ayrıca, Yerine göre hem öğretmen, hem anne, baba, hem rehber, hem arkadaş olabilmelidir. Çünkü öğretmen belki de pek çok anne ve babadan bile fazla öğrencileri ile zaman geçirmektedir.
Öğrencilerinin ailevi durumları hakkında bilgi sahibi olmalıdır ve gerekirse de onlara rehberlik etmelidir.
Onların psikolojileri hakkında fikir sahibi olmalıdır.
Unutmayın ki; Psikolojik durumları, dersler hakkındaki düşünceleri ve hatta öğretmenleri haklarındaki kanaatleri ders başarılarını etkileyebilmektedir.
Ayrıca, Tembel öğrenci olmadığını; sadece derslerine odaklanmış veya odaklanamamış
öğrencinin olduğunu öğrencilerine öğretebilmeli ve aynı zamanda derslere odaklanma
yöntem ve tekniklerini de öğrencilerine öğretebilmelidir.
Bu vesile ile de tüm öğretmenlerimizin ve Öğretmen adaylarımızın 24 Kasım Öğretmenler gününü kutlarız.
Bu konudaki önceki 24 Kasım Öğretmenler günü Hikayesi ve Öğretmenler Günü yazılarımızı da okumanızı öneririz.