Freud, psikolojinin en önemli alt dallarından biri olan psikanaliz biliminin kurucusu olan Avusturya doğumlu nörologdur.
Her şeyden önce Psikanaliz, hasta ile psikanalist arasında gerçekleşen diyalog yoluyla psikopatolojik vakaları tedavi etmekte kullanılan klinik yöntemidir.
Ancak 6 Mayıs 1856, Příbor, Çekya’da doğmuştur.
Sonuçta 23 Eylül 1939, Hampstead, Londra, Birleşik Krallık’ da ölmüştür.
Sigmund Freud insan psikolojisinin temelinde cinsellik olduğunu düşünüyordu.
Charcot’un hipnoz tedavisi sırasında bahsettiği “ikinci bilinç” kavramından yola çıkarak “bilinçaltı” kavramını bulmuştu. “
Histerinin Cinsel Etiyolojisi” üzerine verdiği konferans onun hem mesleki hem de sosyal olarak yalnızlaşmasını sağlamıştır.
Freud iki farklı alanda etkili olmuştur.
Hem insan zihnine yönelik hem de insan davranışına yönelik bir kuram geliştirmiştir.
Bunun yanı sıra bu kurama dayanarak psikopatolojileri tedavi etmek için gerekli klinik teknikleri de yapılandırmıştır.
Freud psikanaliz adı verilen yeni bir psikoloji sistemi kurmuştur.
Her şeyden önce Fransızca ve İngilizce’ nin yanında Yunanca, Latince, İtalyanca ve İspanyolca bilmektedir.
1881 yılında Viyana Üniversitesi’nden tıp diploması alarak mezun olmuştur.
Ancak mezun olduktan sonra hocası olan Ernst Brücke’nin fizyoloji laboratuarında çalışmayı sürdürmüştür.
Ama burada anatomopatoloji ve insan sinir sistemi üzerine araştırmalar yapmıştır.
Ayrıca 1883’te dönemin ünlü beyin anatomisi ve nöropatoloji uzmanı Dr. Theodor Meynert’in yönetiminde psikaytri kliniğinde asistan olarak çalışıştır.
Freud ve Ruh Bilimi
Freud’un orijinal görüşleri klasik psikanalitik kuramı oluşturmaktadır.
Kuramda zihnin yapısı, psişik öğeleri, kişiliğin gelişimi ve değişimi dinamik bir bakış açısından anlatılmaktadır.
Sonuçta psişik sistem alışılmış olarak cinsel ve saldırgan istekleri baskılamaktadır.
Bu istekler düşüncelerin bilinçdışı sistemlerinde saklanmaktadır.
Fakat Freud’a göre kişiliğimizin temeli bilinçdışı dinamiklerde yatmaktadır.
Bu dinamikler normalde farkında olmadığımız duygu, düşünce ve fikirlerden oluşmuştur. Freud, insanın davranışını belirleyen birincil bilinç dışı dürtüler olarak cinsellik ve saldırganlığı olduğunu savunmuştur.
Kendisinin yazdığı birçok kitabı da bulunmaktadır.
Bu kitaplara ilgi duyarsanız da https://www.kitapyurdu.com web adresinden temin edebilirsiniz.
Freud’a göre aşk, cinsel içgüdünün bir türevi, dönüşmüş bir biçimidir.
Aşkta saf cinsellikte olmayan bir sevgi ve şefkat boyutu vardır.
Bu da bebeklik ve çocukluk yaşantılarına dayanmaktadır.
Ancak Freud’a göre bu iki duygusal akımdan (cinsellik ve şefkat) daha temelli olan cinsel istektir.
Benzer konudaki Müzik Nedir: Ruhun Gıdası mı? , Dünya Ruh Sağlığı Günü yazılarımızı da okumanızı öneririm.