Cinsiyetin Finansal Kararlar Üzerindeki Etkisi

Cinsiyetin finansal kararlar verirken etkisi olabileceğini düşünüyor musunuz?

Cinsiyetin Finansal Kararlar üzerinde ne etkisi olabilir
Cinsiyetin Finansal Kararlar üzerinde ne etkisi olabilir

Hayatın içinde kadın ve erkeğin üstlendiği farklı roller ve bu rollerin etkileri,

bireysel seçimlerden ortak aile yaşamına kadar pek çok alanda kendini gösterir.

Ancak Psikoloji literatüründe cinsiyet farklılıkları bugüne kadar birçok araştırma ile incelenmiştir. Özellikle de kişilik özellikleri, tutumları ve karar vermedeki farklılıklar incelenen başlıklar arasındadır.

Fakat genel olarak tüm bu alanlarda cinsiyetler arasında bazı farklar bulunmuştur.

İş hayatıyla ilişkili araştırma bulgularının tarihsel süreç içindeki gelişimi incelendiğinde;

Seksenlerin öncesinde kadın ve erkek farkına belirgin bir vurgu yapıldığı,

Fakat doksanların ortalarından itibaren benzerliklerin daha çok öne çıkarıldığı görülür.

Ama seksenlerde kadınların erkeklere oranla daha dikkatli,

Ancak daha az özgüvenli, daha kolay ikna edilebilen, daha az saldırgan,

liderlik ve problem çözmede daha zayıf olduğu düşünülüyordu1.

Oysa sonraki yıllarda, bu farkların o kadar belirgin olmadığı ileri sürülmeye başlandı.

Fakat yönetim kararları ve girişimci kişilik özellikleri gibi alanlarda kadın ve erkeklerin

farklılıklardan çok benzerlikler gösterdiği bulundu.

Cinsiyetin Finansal Kararlar Verirken Etkisi

Her şeyden önce kadın ve erkeğin hangi alanlarda birbirlerinden ayrıldığı konusunda,

dönemsel ve çevresel etkenlere göre kimi zaman farklı eğilimler ortaya çıksa da,

biyolojik bulgularla da desteklenen önemli bir farklılığın, “riskten kaçınma” davranışında olduğu görülmektedir.

Konu hakkında benzer içerikli Finansal Okuryazarlık Nedir? yazımızı da okumanızı öneririz.

Yapılan araştırmalarda, gerek meslek seçiminde, gerekse parayla ve varlık yönetimiyle

ilgili kararlarda, cinsiyetler arasında belirgin farklar ortaya çıkmıştır.

Fakat bu fark kadınların risk almaya daha isteksiz oldukları ve riskten kaçınma eğiliminde oldukları yönündedir.

Ayrıca, Yurtdışında geniş bir üniversite öğrencisi grubuyla gerçekleştirilen bir çalışmada,

erkek MBA öğrencilerinin %57’sinin yatırım bankacılığı ve brokerlik gibi finansal risk alma eğiliminin yüksek olduğu mesleklere yöneldikleri gözlemlenirken;

Fakat kadın MBA öğrencilerinde bu oranın %36 olduğu bulunmuştur2.

Kadım yatırım brokerlerinin finansal kararlarda daha ihtiyatlı davranması sebebiyle zarar gördüklerini söyleyen müşteriler çıkabilmektedir.

Riskten kaçınma eğilimlerine bağlı olarak kadınların daha muhafazakâr tahmin ve

önerilerde bulunmaları, potansiyel kazancın önünde engel oluşturabilmektedir3.

Tavsiye verenden tavsiye alan konumuna geçildiği finansal kararlarda,

kadın daha kaygılı olmakta, daha muhafazakâr davranma ve riskten kaçınma eğilimini yinelemektedir.

Uzman ve uzman olmayan yatırımcıların kıyaslandığı bir araştırmada, kadınların kendi yatırım kararlarına daha az güvendikleri ortaya çıkmıştır.

Bu güvensizliğin ve emin adımlarla ilerleme ihtiyacının finansal başarı konusunda ne gibi sonuçlara yol açacağına ilişkin peşin bir yargıya varmamak gerekir.

Örneğin, girişimcilerin daha belirsiz koşullar kapsamında karar vermelerini gerektiren süreçler düşünülürse, bu tutum olumsuz olduğu kadar olumlu sonuçları da beraberinde getirebilmektedir.

Girişimcilerle yapılan bir araştırmada da, kadınların para konusunda daha ihtiyatlı davrandığı bulunmuştur.

Kontrolsüz Risk

Aynı araştırmada risk faktörünün etkilerini gözlemlemeye imkân veren kumarla ilişkili kararlar da incelenmiş, kadınların kayıp durumlarında olduğu kadar, kazanç durumlarında da daha az risk aldıkları gözlemlenmiştir.

Cinsiyet farklılığının aile içindeki yatırım kararlarında da gerginliğe yol açtığı ortaya konmuştur4.

Kadın evin geçimini sağlayan kişi olduğunda, gerginliğin %34’ünün yatırım kararlarından kaynaklı olduğu bulunmuştur.

Bireysel kararlardan ortak karar alım aşamasına kadar finansal süreçlerde ortaya çıkan farklı risk eğilimleri, testosteron hormonu düzeyiyle açıklanmıştır.

Testosteron hormonu korkuyu azaltıcı, ödül ve cezaya olan duyarlılığı değiştirici etkiye sahiptir.

Yüksek testosteronun kadınlarda riskten kaçınmayı azalttığı bilinmektedir.

Yüksek testosteron düzeyi bireyleri kariyer seçimlerinden itibaren daha riskli alternatiflere yönlendirebilmektedir.

Sonuç

Finansal kararlarda riskten kaçınma eğilimiyle ilişkili olarak cinsiyetin önemli rol oynadığını söylemek mümkündür.

Genel ve iş hayatıyla ilişkili araştırmalarda, kadınların daha düşük risk alma eğilimleri olduğu göze çarpmaktadır.

Bu eğilimdeki farklılık, yaş, eğitim, sosyal çevre gibi demografik faktörlerin ve geçmiş yaşantıların etkisiyle güçlenebilmekte veya zayıflayabilmektedir.

Ancak, kişilik özelliği olarak risk alma eğiliminin kadın ve erkek yaşamında tutarlı farklara yol açtığı, kadınların erkeklere kıyasla daha tedbirli oldukları bugün için birçok bilim insanı tarafından kabul edilen bir görüştür.

Son olarak, bu tür varlıklara yatırım yapacak olanların, kararlarında, eşleri, hayat arkadaşları, kız kardeşleri, anneleri veya yakın bir kadın arkadaşlarıyla müzakere etmelerinin yarar getireceğini düşünüyorum.

Kaynakça
  1. Powell M, Ansic D. Genderdifferences in risk behaviour in financialdecision-making: An experimentalanalysis. Journal of EconomicPsychology 1997; 18(6):605-628.
  2. Sapienza P, Zingales L, Maestripieri, D. Genderdifferences in financial risk aversionandcareerchoicesareaffectedbytestosterone. Proceedings of theNational Academy of theScience of the USA 2009; 106(36): 15268-15273.
  3. Schubert, R., M. Brown, M. Gysler, H. W. Brachinger. Financial decision-making: Arewomenreallymore risk-averse? AmericanEconomicReview (PapersandProceedings) 1999; 89 (2): 381-385
  4. Financial Adviser, F.A. News 10.07.2012 [İnternet]. Uygun erişim: www.ftadviser.com

Acar Baltaş Psikolog

Türkiye’de geniş kitlelere, psikolojinin insan ihtiyaçları ve iş hayatının sorunları için bir çözüm olduğunu gösteren öncülerden biridir. Stres ve beden dili kavramlarını Prof. Dr. Zuhal Baltaş’la birlikte Türkiye’ye tanıtmıştır. Ortaöğrenimini İstanbul Erkek Lisesi’nde, yüksek öğrenimini İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü’nde tamamlayan Acar Baltaş, doktora çalışmasını Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı’nda “yüksek beyin fonksiyonları” konusunda yapmıştır. 1981’de klinik nörofizyoloji alanında Tıp Bilimleri Doktoru (M.Sc.Dr.), 1986 yılında Uygulamalı Psikoloji Doçenti, 1996 yılında da Profesör unvanını almıştır. 1977-1997 yılları arasında Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı’nda çalışmıştır. 1983’ten bu yana tıbbi ve örgütsel psikoloji alanındaki bilgilerini iş hayatının ihtiyaçlarıyla bağdaştırarak liderlik ve ekip çalışması konusunda seminerler vermekte, uygulamalar yapmakta, kitaplar yazmakta ve insan kaynakları alanında hizmet veren Baltaş Grubu’nu yönetmektedir. 1996-1999 yılları arasında Türk A Milli Futbol Takımı’nın, 2002-2003 sezonunda Galatasaray Futbol Takımı’nın psikolojik danışmanlığını yapmış ve bu görevi 2005 yılında Türk A Milli Futbol Takımı’yla sürdürmüştür. Ayrıca, 2009-2016 yılları arasında Harp Akademileri'nde kurmay subay adaylarına ve her rütbede terfi eden generallere kişilik bilimi ve liderlik eğitimleri vermiştir. Çocukluk ve gençliğinde yüzme, sutopu ve futbol sporlarıyla ilgilenmiş; on yedi yaşında Veliefendi Hipodromu’nda çalışmaya başlamış; otel resepsiyonistliği, takdimcilik, discjockey’lik, turizm rehberliği ve öğretmenlik yaparak hayatın farklı cephelerini tanımış; sıradan gibi gözüken işleri yapanların emeğine saygı göstermeyi öğrenmiştir. Prof. Dr. Zuhal Baltaş’la evli ve iki çocuk babasıdır.

Related Posts

Yaşlı Bakım Teknolojileri: Dünya Uygulamaları

Her şeyden önce yaşlı bakım teknolojileri günümüzün yaşlanan nüfusları için önem kazanmaktadır. Ayrıca bakım teknolojileriyle birlikte bağımsız yaşamı destekleyen, sağlığı uzaktan takip eden, ilgili bakım hizmetlerini optimize eden çözümlere dönüşüyor.…

Sağlıklı Yaşam Alışkanlıkları: Uzun Yaşamın Temeli

Her şeyden önce sağlıklı yaşam alışkanlıkları için 40 yaşından sonra hayat, sağlıkla güzelleşir. 40 yaş ve sonrasında yaşam, sadece yılların ilerlemesi değildir. https://www.mayoclinic.org/healthy-lifestyle Aynı zamanda bedenimizin ve zihnimizin sinyallerini daha…

One thought on “Cinsiyetin Finansal Kararlar Üzerindeki Etkisi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.