Alaska; ABD’nin yüzölçümü bakımından en büyük, fakat nüfus yoğunluğu bakımından ise en az olan bir eyaletidir.
Soğuk bir iklime sahiptir ve şimdi azalmakla birlikte buzullarla kaplı bir bölgedir.
İlk önceleri sadece Eskimoların, Kızılderililerin ve Aleutların yaşadığı bir bölgeyken;
3 bin yıl kadar önce bu topraklara yerleşen yerlilerin yerini ,
1784 yılından itibaren bölgeyi keşfetmeye başlayan Ruslara bırakmıştır.
Fakat sonradan bu toprakları ABD 30 Mart 1867 de 7.2 milyon Dolara Rus İmparatorluğu’ndan satın almıştır.
Alaska ve Rusya Sonrası
Öncelikle zengin petrol rezervleri, altın kaynakları ve doğalgaz yatakları nedeniyle
Rusya sonrasındaki tarihlerde Amerikalılar bu bölgeye yerleşmeye başlamışlardır.
Seyahat etmeyi seviyorsanız ayrıca Slovenya Turu ve Romantik Şehir Paris yazılarımızı da okumanızı öneririm.
Alaska’nın gelirinin %85’ini petrol gelirleri oluşturmaktadır.
Bunun dışında ise ormancılık, balıkçılık ve turizm gelirleri de önem bir yere sahiptir.
1959 senesinde Amerika’nın 49. Eyaleti olarak ilan edilmiştir.
Fakat Amerika Birleşik Devletleri’nin en düşük suç oranına sahip eyaletidir.
Burada yaşayan insanlar nüfus yoğunluğunun az olması sebebi ile de birbirine kenetlenmiş ve huzur içinde, güvenli bir şekilde yaşamaktadırlar.
Özellile halkı kibar, yardımsever ve çevreye duyarlı insanlardır.
Halkının en önem verdiği konuların başında ise doğanın korunması gelmektedir.
Her şeyden önce bitkilerin koparılması, hayvanlara zarar verilmesi kesinlikle yasaktır.
Başkenti Jeneau ve yüzölçümü en büyük şehri ise Anchorage’dir.
Ayrıca en bilinen iki kenti ise Ketchican ile Skagway olarak öne çıkmaktadır.
Tabii olarak da resmi dili İngilizce ve resmi para birimi de ABD Dolarıdır.
Fakat ayrıca ‘’Alaska Yerli Dil Merkezi’’ tarafından araştırılan yerel dillere büyük önem verildiği bilinmektedir.
Bölge ve Turizm
Alaska konum olarak Kanada’nın batı kesiminden başlayıp Kuzey Buz Denizleri’ne kadar uzanan bir alanı kaplamaktadır.
Her şeyden önce dört coğrafi bölgeye ayrılan Alaskanın Kuzeyinde bulunan Brooks Dağları Bölgesi,
Güneyde bulunan Büyük Okyanus Dağlık Bölgesi ile ayrıca Orta kesimdeki ova ile
Yayla bölgesi ve son olarak da Kuzey ucunda konumlanan kıyı ovasından oluşmaktadır.
Ama benzersiz doğası ve sakin atmosferi ile her zaman gezginlerin ve macera severlerin ilgisini çeken bir yer olmuştur.
Yılda yaklaşık 1 milyon turist bu bölgeyi kara veya denizden ziyaret etmektedir.(Tabii Pandemi öncesinde)
Türkiye ile arasında 12 saatlik bir saat farkı bulunmaktadır. https://gezimanya.com
800 kilometre uzunluğunda bir sahil şeridine sahiptir.
Ayrıca kıtanın güney batı tarafında Aleut Adaları yer almaktadır.
Bitki örtüsü ve Hayvanlar
Genel olarak soğuk ve sert bir havaya sahiptir.
Bu nedenle de çam ağaçları ve geniş yapraklı bitkiler ile kaplıdır.
Ancak bu ormanların bulunması sebebi ile de yaban hayvanları kendilerine yer bulmaktadırlar.
Bu bölgede Ren geyiği, dağ keçisi, Alaska ayısı, kodiak ayısı, misk sığırı gibi hayvanlar mevcut olan türlerden yalnızca bazılarıdır.
Dünyanın en büyük Somon balığı üreticisi olan Alaska’nın denizlerinde Somon balığı dışında da ayı balığı, ırmak alabalığı, karides, kral yengeci,
Midye, morina, kalkan ve Alaska karabalığı da yaşamaktadır.
Mutfak Kültürü ve Ulaşım
Bu kadar deniz ürününe sahip olununca da doğal olarak deniz ürünleri mutfaklarında önemli bir yere sahiptir.
Ayrıca Ren Geyiği etinin tüketimi de oldukça çoktur ve sosis şeklinde tüketmeyi tercih etmektedirler.
Her şeyden önce balık ve ren geyiği haricinde zengin bir bitki örtüsüne sahip olan Alaska’nın böğürtlenleri de çok lezzetlidir.
Pek çok çeşit ve lezzette böğürtlenin yetiştiği bu topraklarda böğürtlenin bu kadar farklı lezzetinin varlığını görünce şaşıracaksınız.
Ancak dünya üzerince yalnızca Alaska’da yetişen ve somon böğürtleni adı verilen sarı, turuncu rengi olan ve ahududuya benzer bir tadı olan bu meyvenin kesinlikle tadına bakmalısınız.
Somon böğürtleninin haricinde bölgeye özgü bir meyve olan karga böğürtleni de sıkça tüketilmektedir.
Alaska’nın yerel mutfağının vazgeçilmez unsuru olan böğürtlen reçeli ve böğürtlen jölesi mutlaka tatmanız gereken önereceğim lezzetlerdendir.
Ancak burada yılın büyük bir kısmında sisli ve rüzgarlı bir hava görülmektedir.
Alaska’da yazların nispeten daha ılıman ve kışların fazlasıyla soğuk, çetin şartlar altında geçtiği bilinmektedir.
Sonuçta havanın daha ılıman olduğu Haziran ile Ağustos ayları arasındaki dönemde
buraya seyahat etmeyi planlamak mantıklı olacaktır.
Zaten turizm şirketleri de bu bölgeyi ziyaretlerinde bu dönemi tercih etmektedirler.
Ayrıca kış mevsiminde turistlerin tercihi Kuzey ışıklarını görmektir.
Her şeyden önce bu bölgeye gelecek turistlerin uçakla gelmeyi tercih ettikleri görülmektedir.
Bunun en önemli nedeni ise uzun kış ve yol şartlarıdır.
Şayet uzun zamanınız varsa diğer bir alternatif de ABD Seattle’ dan gemi turu ile de bu bölgeye gitmek mümkündür.
Bu ülke hakkında daha fazla bilgi edinmek için de https://blog.obilet.com blog sayfasındaki yazıyı okumanızı öneririm.