Site ve apartman aidatları, ortak giderlerin karşılanması için yönetim planındaki düzenlemeye göre ödenir.
Genellikle de bağımsız bölümlerin yüzölçümlerine, bağımsız bölümde yaşayanların sayılarına göre her bir bağımsız bölüme bölüştürülür.
Aralarında farklı bir anlaşma yoksa, kapıcı, peyzaj ve güvenlik giderlerine kural olarak eşit;
sigorta primlerine ve bütün ortak yerlerin bakım, koruma ve onarım giderleri ile yönetici aylığı
gibi diğer giderlere ve yüzme havuzu ve SPA, sinema salonu gibi ortak tesislerin işletme giderlerine arsa payı oranında katılmaları kuraldır.
30 katlı bir binanın zemin katında oturan asansörü hiç kullanmamasına, 30’uncu katta oturan ise
her gün kullanmasına rağmen, ortak giderlerin karşılandığı hizmetten yararlansın yararlanmasın, her bir bağımsız bölüm maliki veya kullananı aidatı ödenmek zorundadır.
Kat Mülkiyeti Kanunu md 10/1-c bendi.
Yüzme bilmediği için ya da klorlu suya karşı alerjisi doktor raporu ile tespit edilen kat maliki de havuz giderine katılmıyorum diyemez.
Aynı zorunluluk gider avans payı için de geçerlidir.
Kat malikleri kurulu hemen ocak ayı başında toplanıp karar almadıkları için yöneticiler, tahmini gider avansını içeren işletme projesi hazırlarlar.
Buna 7 gün içerisinde itiraz edilmezse kesinleşir.
Aylık yüzde 5’lik tazminat hesabı
Gider, yani kat malikleri genel kurulunca kararlaştırılan aidatın ve yönetici tarafından
tek taraflı olarak tespit edilen avans payının tamamını ödemeyen kat maliki ve
kiracısı ödemede geciktiği günler için aylık yüzde 5 hesabıyla gecikme tazminatı ödemekle yükümlüdür.
Bu da yıllık yüzde 60 yapar.
Aylık yüzde 5 gecikme tazminatına ek olarak bir de yasal faiz ödeneceğini unutmamalıyız.
Aidat ödememenin sonucu sadece gecikme zammı ve faiz ödemek değildir,
kat maliki evinin mülkiyetini dahi kaybedebilir.
Site Aidatını Kiracı Ödemezse
Kat malikinin, Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK) md. 20 kapsamındaki aidat ve avans borcunu,
gecikme tazminatını ödeme borcu, tek başına ev sahibine yüklenilmiş bir borç değildir.
Bu konu ile ilgili olaraktan önceki Kiracı Hakları yazımızı da okumanızı öneririz.
Orada, bağımsız bölümde kiracı olarak, oturma hakkına sahip olarak oturan veya
başka bir sebebe dayanarak devamlı bir şekilde faydalananlar da aidat ve avans borcundan
kat malikiyle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Yasada açıkça sayılmadığı için, ödenecek yasal faizin buna dahil olmayacağı gibi anlaşılabilmektedir.
Yani ‘kiracı aidattan ve gecikme zammından sorumludur, faizinden sorumlu değildir’ gibi anlaşılabilmektedir.
Bu sonucun yanıltıcı olacağını hemen söyleyeyim, çünkü bir borcun faizinden sorumluluk KMK’ya göre değil, Türk Borçlar Kanunu gereğidir.
Yinelemek gerekirse, evlerini kiraya veren kat malikleri, kiracılarının ödemediği aidat ve
gecikme zammının ödenmesi için kendilerine uyarı-ihtar geldiğinde şaşırmamalılar.
Çünkü kat maliki olarak, maliki oldukları bağımsız bölümde kim oturursa otursun,
paylarına düşen aidat ve gecikme zammından orada oturan ile birlikte hem müştereken, hem de müteselsilen sorumludurlar.
Dava açılabilir mi ?
Gider veya avans payını, gecikme zammını ödemeyen kat maliki veya kiracısı hakkında yönetici dava açabileceği gibi doğrudan icra takibine de geçebilir.
Aslında aidat ve avans borcunu ödemeyen kat maliki ve kiracısı hakkında diğer kat malikleri de dava açma veya icra takibine geçme hakkına sahiplerdir.
Ancak bu duruma uygulamada pek rastlanmamaktadır.
Olağanüstü bir özellik yoksa aidat yüzünden komşular birbirleriyle davalık ve icralık olmak yerine, bu görevi seçtikleri yöneticilere bırakırlar.
Kat malikinin aidat, avans ve gecikme zammı borcu dava ve icra yoluyla da alınamazsa,
Kat malikinin bağımsız bölümü üzerine, diğer kat malikleri lehine kanuni ipotek hakkı konur. Görüldüğü gibi, kiracının da sorumlu olduğu aidatın ödenmemesi durumunda,
ev sahibinin evi üzerine ipotek konulmasına dahi neden olabilecektir.
Kat maliki evinin, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla satışına kadar giden bir yolu açabilmektedir.
Bunun da ötesi var;
Aidat ve avans ve de gecikme zammı borcunu ödememek suretiyle,
KMK’na göre kendisine düşen borçları ve yükümleri yerine getirmemek suretiyle bir kat maliki,
diğer kat maliklerinin haklarını, onlar için çekilmez hale gelecek derecede ihlal ederse,
o kat malikinin müstakil bölümü üzerindeki mülkiyet hakkının kendilerine devredilmesini hakimden isteyebilirler.
Yani kiracının ödemediği aidatlar ve diğer borçları nedeniyle ortak yaşamın
finanse edilmesi çekilemez hale gelmişse ev sahibinin evi elinden gidebilmektedir.
Aidat ve avans borcunu ödememek
Her ne kadar kiracının aidat ve avans borcu ile gecikme faizini ödememesi halinde,
bunlardan müştereken ve müsteselsilen sorumlu olan kat malikinin de sorumlu olduğu,
her ikisinden de tahsil edilememesi halinde, kat malikinin kiracının yararlandığı
ortak giderlerin ödenmemesi nedeniyle evinin mülkiyetini kaybetme tehlikesi ile karşılaşsa da,
tehlike büyümeden ve ciddileşmeden de kiracının tahliyesi mümkündür. https://www.instagram.com/erol____ulusoy