Empati hepimize gereklidir ve doğru anlamalıyız.
Sevgili Dostlarım,
Bu haftaki sohbetimiz yaygın olarak yanlış kullanmakta olduğumuz bir kavram üzerine olacak kavramımızın adı “Empati” dir.
Ayrıca https://www.instagram.com/m.halukgultekin/ sayfasını da takip etmenizi öneririm.
Günlük hayatımızda çevremizde geçen konuşmalar arasında en az bir kere duyarız bu kelimeyi.
Her seferinde doğru anlamda kullanılıyor olsa toplumsal ilişkilerimizin sağlığı açısından tabi ki çok güzel olurdu. Ancak yaşanan kavram kargaşası yüzünden ne yazık ki böyle olmuyor.
Empati Kavramın Açıklaması
Uzun zamandır zihnimi meşgul eden bu kavram kargaşasını sizlerin dikkatine sunmak istedim.
İki kişi arasında herhangi bir nedenle oluşan bir çekişme, bir sürtüşme veya bir tartışma sonucunda üzüntüye sebep olan tarafla konuştuğunuzda büyük bir oranla şu cümleyi işitirsiniz;
“Ben ona empati yapmaya çalıştım yine de kendimi anlatamadım, yine de ben suçlu çıktım”
Konunun detayına inip baştan sona dinlediğinizde göreceksiniz ki bu kişi empati yaptım derken izlediği yol genel olarak aynı yanlış yoldur.
“Bu hareket bana yapılsaydı ne hissederdim? ” veya
“bu söz bana söylenseydi nasıl tepki verirdim.”
Kendine bu soruları sorarak ve alacağı cevaba göre hareket tarzını belirlemek değildir.
Her kişi kendi oluşum şartları, kendi gelişimi sırasında oluşturduğu yazılımı ve arka bahçesindeki birikimleri sayesinde;
Farklı sözlere ve farklı hareketlere farklı tepkiler verir farklı duygular oluşturur.
Ayrıca Yaşam Ve İlişkiler Koçu: Haluk Gültekin ve Fazla Düşünmek yazımızı da okumanızı önereceğim.
Karşımızdaki kişi biz değiliz bizimle aynı toleransı göstermesi veya aynı tepkiyi vermesini bekleyemeyiz.
Ancak kendimizi onun yerine koyduğumuz zaman maalesef bunu bekliyor oluyoruz.
Peki bu durumda onun duygularını nasıl ölçümleyebileceğiz yani nasıl empati yapacağız.
Bunun en doğru yolu kişinin vücut dili, ses tonu ve genel tepkileri izlenmelidir.
Ben hangi duygu (öfke, korku, utanç gibi) yoğunluğunda verirdim;
Sorusunun cevabını bularak;
Karşımızdakinin hangi duygu yoğunluğundan etkilenmiş olduğunu,
yani etkilenme skalasını bulmuş oluruz..
Sinirlendiyse hangi derecede, korktuysa hangi derecede,sevindiyse hangi derecede olduğunu anladığımızda;
Karşımızdakine gerçekten vermek istediğimiz hissi
verip vermediğimizi anlayarak ve yapacağımız artı eksi düzeltmeleri bu seviye oranında yapabiliriz.
İşte bu “empati”dir.
Günlük hayatınızda çevrenizdeki herkesin sizin onlara yaptığınız empatinin aynısıyla karşılık vereceklerini unutmayalım.
Gerçek uygulayan bir toplumun oluşması dileklerimle
