Anlamak mı anlayış göstermek mi? olacak bugün ki sohbet konumuz
Her şeyden önce bu konu da günlük yaşantımızda çok sık karşılaştığımız hatta yaşadığımız bir olgudur.
Ayrıca çevremizde en sık duyduğumuz bazen de kendi kullandığımız cümlelerden birisidir “Seni anlıyorum” cümlesi.
Kelimenin sözlük anlamını merak ediyorsanız https://kelimeler.gen.tr den okuyabilirsiniz.
Peki, acaba sahiden anlıyor muyuz karşımızdakini?
Ya da o bizi gerçekten anlıyor mu?
Bence hayır veya çok çok az bir ihtimalle evet.
Sebebine gelince gerek erkek gerek dişi hepimizin karakteri dörder ana karakter grubundan birine giriyor.
Yani gerek aynı cins gerek ise farklı cinsler arasında karakter uyumu olasılığı yaklaşık yüzde yirmi beştir.
Kaldı ki orta yaş dönemlerinde büyük bir çoğunluğumuzun karakteri bir geçiş yaparak kendi karakter grubuna yakın başka bir karakter grubuna dönüşmektedir.
Sonuçta çok iyi tanıdığımızı zannettiğimiz bir kişinin bu dönemlerde bazı gelişmeler karşısında beklentimizin dışında tepkiler vermesi de bu yüzdendir.
Ama toplum bu gelişmeyi yaş dönümü krizi gibi değerlendirmektedir.
Oysa çoğu zaman karakter grubunda bir değişim söz konusudur.
Görülüyor ki karşımızdaki kişiyle aynı karakter yapısında olabilme olasılığımız çok zayıf.
Peki, tek sorun karakter farklılığı mı tabi ki hayır.
İlginizi çekebileceğini düşündüğümüz Renkler ve Bize Etkisi ve Halep, İstanbul, Karai yazılarımızı da okumanızı öneririz.
Anlamak mı Anlayış Göstermek mi Yoksa Kişilik mi?
Bir de kişilik dediğimiz ve çoğu zaman yol üzerinde şekillenen bir yapımız vardır.
Her şeyden önce bu da on altı farklı gruba ayrılır.
Yani her bir karakter grubunun on altı farklı kişilik grubuna ayrılabileceğini de düşünürsek birbirimizle aynı
karakter ve kişilik grubunda olabilme olasılığımız yüzde bir buçuk civarına düşer.
O halde nasıl oluyor da çevremizde hep “seni anlıyorum” sözcüğünü duyuyoruz.
Bu kişiler yalan mı söylüyorlar yoksa bu kadar düşük ihtimal sürekli gerçekleşiyor mu?
Ancak ne biri ne ötekidir.
Aslında biz karşımızdaki kişiyle empati kurmaya onun etkilendiği gelişme karşısında ne hissettiğini gözlemlemeye çalışıyoruz.
Bu gözlem sonunda onun etkilenme şiddetinden yola çıkarak biz böyle etkilendiğimizde neler hissediyoruz noktasına geliyoruz.
Onun ne hissettiğinin adeta bir maketini yapıyoruz içimizde.
Bu eylem sonunda da seni anlıyorum diyoruz kısaca.
Oysa bal gibi anlamıyoruz da bu eylem sonunda anlayış gösteriyoruz.
Ancak anlayış gösterme dilimizde zaman içinde anlamını değiştirerek “hoş görme” anlamında kullanılmaya
başladığından tabi ki karşımızdakine “sana anlayış gösteriyorum” dersek o bundan alınacak ve bu deyimi sevmeyecektir.
İşte bu yüzden “seni anlıyorum” diyoruz.
Ancak anlaşılıyor olmak insanın temel ihtiyaçlarından biridir bence.
Sonuç olarak bu yazıyı okuduktan sonra “demek aslında karşımdaki beni anlamıyormuş sadece anlayış gösteriyormuş” diyerek keyfinizi kaçırmayın.
Unutmayın ki o yüzde bir buçuk ihtimal içinde olup sizi duyar duymaz “anlayan kişiden” çok daha fazla çaba ve emek sarf ediyor “anlayış gösteren kişi”.
Bu da o karşınızdaki kişinin sizi ne kadar çok sevdiği, size ne kadar çok değer verdiğini gösteriyor.
Sonuçta çevrenizde herkesin sizi doğru anladığı veya anlayış gösterecek kadar size değer verdiği bir yaşamınız olmasını dilerim.
