Savaş ; Devletlerin, aralarındaki ekonomik ve siyasal anlaşmazlıklar vb. nedeniyle,
siyasal ilişkilerini keserek, birbirlerine karşı ordularıyla giriştikleri silahlı eylemdir.
Ayrıca bir ülkede, siyasal toplulukların ya da toplumsal sınıfların, yönetimi ele geçirmek
için giriştikleri silahlı eyleme ise iç savaş denir. https://languages.oup.com/google-dictionary-tr
Ancak bunun bir de hukuku vardır. http://tbbdergisi.barobirlik.org.tr
Her ne kadar bazı etik kuralları da olmakla birlikte uyulmaması durumunda faciaya neden olabilmektedir.
Benim yaşımdakiler bir durup düşündüklerinde yaşamımız boyunca dünyada ne kadar savaş olduğunu hiç düşündünüz mü?
Özellikle de ülkemizin bulunduğu coğrafyada jeopolitik nedenlerle çok savaş olduğu gerçeğini de hepimiz hatırlamaktayızdır.
Savaş ve Olumsuz Sonuçları
Her savaşın bir iyi veya kötü sonucu olmakla birlikte hiçbir kazananının olmadığını düşünmekteyim.
Bu savaşın başlatanı gerçekten bu iki taraf mıdır ve dünyanın içerisinden geçmekte olduğu ekonomik olumsuzluklardan en çok etkilenen tarafın kim olduğunu araştırdığınızda gerçek
bu savaşa neden olan veya olanları tespit etmek mümkün olacaktır.
Bu konuyu daha iyi anlaya bilmek için de bir başyapıt niteliğindeki “Savaş ve Barış”
kitabını okumanızı öneririz.
Kitabın konusu ise; Rusya’nın Fransa tarafından istilası döneminde yaşanmış olayları ve
Napoleon döneminin Rusya’da Çar toplumuna etkisini, bu etkinin doğurduğu sonuçları
beş asil aileden örnekler vererek tarif etmektedir.
Şayet kitap okumayı seviyorsanız da bu kitapları almadan önce yakından görüp incelemek için
kitap fuarlarını takip ederek ziyaret etmenizi öneririz.
Bu konudaki Kocaeli Kitap Fuarı Ziyareti yazımızı da okumanızı öneririz.
Her şeyden önce de barış zamanında bazı tedbirler almak ve bunun kıymetini bilmekte olduğumuzu da göstererek tedbirli olmak gerekmektedir.
Son dönemde çevremizde başlayan Ukrayna, Rusya ve en son olarak da İsrail ile Filistin arasında başlayan savaşlar bize yine savaş için barış döneminde yapmamız gerekenleri hatırlatmaktadır.
Her zaman olduğu gibi de bu kaotik durumlardan en çok etkilenenler çocuklar ve kadınlar olduğunu da unutmamalıyız.
Bu savaşların istenmeyen en belirgin sonuçları da insanların göç etmesine neden olmasıdır.
Ülkelerinden, şehirlerinden kaçmak zorunda kalan insanlar hem gittikleri ülkelere hem de kendileri açısından büyük problemlere neden olmaktadırlar.
Atatürk’ün 1920 yılında söylediği ”Yurtta Sulh Cihanda Sulh” sözünün ne kadar anlamlı olduğunu ve Türk milletinin bunu ilke edindiğini bir kez daha hatırlatmak isteriz.
