Neden aklıma hep kötü düşünceler geliyor diye düşünmüşsünüzdür.
Düşünceler hayatımızın çok önemli bir parçasıdır.
Herkesin zaman zaman rahatsız edici düşünceleri olmaktadır.
Fakat bu düşünceler günlük hayatlarını engellememektedir.
Bazen ise bu rahatsız edici düşünceleri zihinden atmaya çalıştıkça daha da ön plana çıkarlar.
Sonuçta işin içinden çıkamayacak hale gelebilirler.
Bu da kişide kaygı ve huzursuzluğa yol açmaktadır.
Bu durum ilerlediğinde kişinin hayatı olumsuz etkilenmektedir.
Kişide işlev kaybına bile yol açabilmektedir.
Ayrıca, duyduğu korku yüzünden işlerini erteleyerek hayatı sınırlar ve normal bir hayat sürmeyi engelleyebilmektedir.
Benzer şekilde ilginizi çekeceğini düşündüğüm Stres ve Stresle Başa Çıkma ve <strong>Zihnini Temizle</strong> yazımızı da okumanızı öneririm.
Nasıl düşüncelerdir Bunlar?
Bu düşünceler çok farklı şekillerde gelebilmektedir.
Yolda yürürken birine zarar verebileceği,
Dua veya ibadet sırasında Allah’a küfür etme isteği gibi…
Aile fertlerinden veya arkadaşlarından birinin başına kötü bir şey geleceğine inananalar, Ölümcül bir hastalığa yakalanmaktan korkanlar,
Cinsellik ve şiddet ile ilgili istenmeyen şeyler veya toplum tarafından kabul görmeyecek davranışlarda bulunabileceği gibi ortaya çıkabilecek düşüncelerdir.
Kişi yapmayacağını veya olmayacağını bilse bile bu düşüncelerden korkar ve bu korkularını engelleyemez.
Bu rahatsız edici düşünceler kişi tarafından mantıksız olduğu bilinmekle birlikte, bunu kontrol etmekte çok zorlanmaktadır..
Garip olan da budur, kişinin bu kötü düşüncelerinin mantıksız olduğunu bilmesi fakat kontrol sağlayamamasıdır.
Kötü Düşünceler ve Beyaz Ayı Problemi
Beyaz ayı problemini duymuşsunuzdur. https://tr.wikipedia.org
Pekiyi, nedir bu beyaz ayı problemi?
Tolstoy kardeşinden odanın bir köşesinde durmasını ve beyaz bir ayı düşünmemesini ister. Evet düşünmemesini.
Fakat kardeşi bunu bir türlü beceremez.
Sizin de aklınıza bir beyaz ayı geldi öyle değil mi?
Psikolog Wegner, bu durumu zihnin bastırmak için uğraştığı düşüncelerin zihinde çıkma olasılığını arttırdığı şeklinde açıklamıştır ve ironik geri tepme olarak adlandırmıştır.
Örneğin pembe bir fil düşünmemeniz gerektiği söylendiğinde aklınıza ilk gelen şey pembe bir fil olmaktadır.
Adeta bu düşüncenin içine hapsolmuş gibi sadece bunu düşünmeye başlarsınız. Düşünmemeye çalıştıkça kendinizi pembe fil görüntüleriyle bulursunuz.
Bakıldığında çok kolay görünmekle birlikte, istenmeyen düşünceyi zihinden atmak aslında hiç de o kadar kolay değildir.
Rahatsız Edici Düşüncelerden Kurtulmak İçin Neler Yapılabilir?
Nefesi düzenlemek ve gevşeyerek, kötü rahatsız edici düşünceler geldiği anda derin derin nefes alıp, yavaşça 5e kadar saymak ve sonra bu nefesi verirken tekrar yavaş yavaş 5’e kadar saymak rahatsız edici düşünceyi kovmaya yardımcı olabilmektedir.
Bu yöntemi 8-10 kere tekrarlamak gerekmektedir.
Bu yöntem uygulanırken bir yandan da kişinin kendini mutlu hissettiği bir olayı veya bir anıyı düşünmesi, rahatlaması açısından önemlidir.
Düşünceyi başka yöne çekmek, rahatsız edici düşünceyi zihinden uzaklaştırmanın başka bir yolu ise;
O düşüncenin tam tersi değil de o düşünceden çok uzak farklı bir konuda düşünmektir.
Mesela kişi sevdiği insanlardan birine bir zarar geleceğini düşünüyorsa, o an düşünceyi nasıl bir ayakkabı istediği konusuna çekebilir.
Aynı Anda Birden Fazla İş Yapmamak
Aynı anda birden fazla işi yapmaya çalışmak beyni yoracak ve beyne fazla yükleme yapılacaktır.
Araştırmalar böyle durumlarda istenmeyen düşüncelerin daha fazla ortaya çıktığını göstermektedir.
Örneğin kitap okurken bir yandan da müzik dinlemek, biriyle konuşurken aynı anda ders çalışmaya çalışmak.
Bu tip davranışlar istenmeyen düşünceleri körükleyecektir.
Dolayısıyla müzik dinlemeyi başka bir zamanda kitap okumayı daha başka bir zamanda yapmak gerekir.
Kötü düşünceden kurtulmak için yapılmaması gereken şey ise, o düşünceden kaçmadan devamlı o düşünceye odaklanmaktır.
Rahatsızlık veren düşünceye odaklanmak insanı yoracağı gibi bu kötü düşünceleri zihninden uzaklaştırmasına da katkıda bulunmayacaktır.
Rahatsız edici düşünceler hayatı olumsuz etkilese de bu durumun üzerini kapatıp yok saymak yerine durumu kabul edip sorgulamaya başlamak daha kolay olacaktır.