Latince emeritus “‘fahri‘, görev süresini tamamlamış fakat ders verme hakkını saklı tutan
öğretim üyelerine verilen akademik unvan” sözcüğünden alıntılanmıştır.
Her şeyden önce Profesörlük unvanı, emeklilik yaşına gelmiş ancak bilgisi, birikimi,
uluslararası camiada saygınlığı ve ilişkileriyle daha çok uzun yıllar hem akademisyen,
hem de öğrencilere yol göstermesi bir kazanım olacak hocalarımıza tevdi edilen bir statüdür.
Ülkemizde çok değerli hocalarımız vardır ve bunların emeklilik yaşlarını doldurmaları nedeni ile eğitim vermelerine son verdirmek çok acımasız ve öğrencilerimiz için de büyük kayıp olacaktır.
Bu konuda hangi isimlerin öne çıktığını merak ediyorsanız da https://www.bilgi.edu.tr web sayfasındaki ilgili yazıyı incelemenizi öneririz.
Ayrıca bu kişiler araştırma ve geliştirme alanında da yararlanılarak sanayi ve
üniversitelerimize birikimlerinden yarar sağlamak da mümkün olacaktır.
Yaş alan bu kişilerin yaşamları boyunca hem işleri hem de hobileri olan eğitim hayatları
diğer gençlerimize de yol gösterici olacaktır.
Emeritus; kıdemli bir profesörün ders yükü ile kısıtlanmaksızın, akademik yaşamlarını
üniversitede sürdürmeleri, genç akademisyenler ve öğrencilerle daima birlikte olmaları,
ofislerini muhafaza etmeleri, birikimleriyle üniversitenin gelişimine ışık tutmayı sürdürmeleri hedeflenmektedir.
Bu emeritus profesörler ülkemizde de pek çok üniversitede görev almaktadırlar.
Ülkemizin birçok saygın üniversitesi arasında bulunan Boğaziçi üniversitesinde de Emeritus Profesörlerimiz bulunmaktadır.
Fakat bunlardan daha birçoğu olacakken de çeşitli nedenler ile üniversiteden ayrılmaya zorlanmışlardır.
Öncelikle de her bölümünde saygın hocalarının yer aldığı Boğaziçi Üniversitesindeki
Emeritus Profesörler hakkında bilgi edinmek isterseniz de https://hist.boun.edu.tr web sayfasını incelemenizi öneririz.
Fakat daha önceki yazılarımızda sık sık bahsettiğimiz gibi okumanın yaşı yoktur.
Ama yeter ki azim ederek ve isteyerek çalışın.
Ayrıca yaş aldığınızda dahi bunu sürdürebilirsiniz.
Hayata bağlı, yaşam dolu, çalışkan kişilerin ömürlerinin uzadığı da bir gerçektir.
Bu konudaki çağımızın hastalığı olarak da adlandırılan Alzheimer için de beynimizi aktif
kullanmanın faydası olduğunu da unutmayalım.
Bu konudaki önceki https://kirkindansonra.net/alzheimer yazımızı da okumanızı öneririz.