Dil bayramı kutlu olsun.
Atatürk, 12 Temmuz 1932’de Türk Dil Kurumunu kurmuştur.
Hemen ardından Türk Dil Kurultayını toplamıştır.
Her şeyden önce bu kurultaya çok sayıda bilim adamı, gazeteci, yazar, devlet adamı ve
sanatçı gibi önemli meslek grupları katılmıştır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla 1932’de düzenlenen “Birinci Türk Dil Kurultayı” açılış günü olan 26 Eylül, her yıl “Dil Bayramı” olarak kutlanmaktadır.
Bu konuda https://ataturkansiklopedisi.gov.tr web sitesinden detaylı okuyabilirsiniz.
Türk dil kurultayının kuruluş amacı ise;
Osmanlıcanın yerine, Türkçenin kullanılması için
Yüzyıllar boyunca Türk diline giren yabancı kelimeler tespit edilerek dilimizden atılmasıdır.
Ancak öz Türkçe kaynaklardan Türk diline yeni kelimeler bulunup katılmıştır.
Ayrıca konuşulanlar ile yazılanlar herkes tarafından anlaşılabilir hale getirilmiştir.
Dil Bayramı Çıkış Noktası
Her şeyden önce yeryüzünde 2796 dil konuşulmuştur.
Bunlardan ancak 118’i devlet dili olabilmiştir.
Türk toplumun ilk temsilcisi olan Hunlar, M.Ö. 3. Yüzyılda tarih sahnesine çıktıklarında Hun Türkçesi devlet dili olarak kullanılmaktaydı.
Ayrıca Karamanoğlu Mehmet Bey yayınladığı bir fermanda “Bu günden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk dilinden başka dil kullanmaya” diyerek Türkçeden başka konuşulan ve yazılan dilleri yasaklamıştır.
Araplara Türkçe öğretmek için sözlük yazan bilginimiz Kaşgarlı Mahmut’tur.
Karahanlıların devlet dili olan Türkçeyi Bağdatlı Araplara öğretmek için 1072 yılında Divan-ü Lügat’it Türk’ü yazmıştır.
Bu konuda ünlü olan bir başka bilginimiz de Ali Şir Nevai’ dir.
Türk şairi, Bilgin ve devlet adamıdır.
Her şeyden önce Ali Şir Nevai, Kaşgarlı Mahmut’dan sonra Türk diline hizmet eden en büyük Türk edebiyatçısıdır.
9 Şubat 1441 tarihinde Afganistan, Herat’da doğmuştur.
Kaşgarlı Mahmut’tan sonra Türk diline en büyük hizmet eden kişi olarak tanınmaktadır.
Ali Şîr Nevâî, ‘’Muhakemetü’l-Lügateyn’’ adlı kitabında Türkçe ile Farsça’yı karşılaştırarak pek çok yerde Türkçe’ nin üstünlüğünü savunmuştur.
Ali Şîr Nevâî, bu kitabını Türkçeyi bırakarak eserlerini Farsça verenler anısına yazmıştır.
Benzer konulardaki Mevlana Konya: Tasavvuf Şehrimiz, Orhun Yazıtları Nedir? yazılarımızı da okumanızı öneririm.
Türk Dil Kurumu Çalışma Prensibi
1. Türk dili üzerinde araştırmalar yapmak, yaptırmaktır;
2. Türk dilinin güncel sorunlarıyla ilgilenerek çözüm yolları bulmaktır.
Her şeyden önce Atatürk’ün kendisi de Türk dili üzerindeki yerli ve yabancı araştırmaları bizzat inceleyerek,
dönemindeki bilginleri Türk dili üzerinde araştırmalar yapmaya yönlendirmiştir.
Ayrıca Türk dilinin en eski anıtları olan Göktürk yazılı metinlerin ilk iki cildi onun sağlığında yayımlanmıştır.
1940 yılında yayın hayatına çıkabilen Dîvânu Lügâti’t-Turk, Kutadgu Bilig gibi eserler üzerinde de
yine onun sağlığında çalışılmaya başlanmıştır.
Daha sonra birçok cilt halinde ortaya çıkacak olan Tarama ve Derleme Sözlüğüyle ilgili çalışmalar da Atatürk’ün sağlığında başlamıştır.
Öncelikle tarama Sözlüğü, 13. yüzyılda başlayan Batı Türkçesinin eski eserlerinin taranmasıyla;
Derleme Sözlüğü, Anadolu ağızlarında kullanılan kelimelerin derlenmesiyle oluşturulmuştur
Sonuçta çağdaş Türkçenin grameri, sözlüğü, imlası ve terimleriyle ilgili çalışmalar da o dönemde Atatürk tarafından ilgiyle izlenmiştir.
Kaynak: https://www.tdk.gov.tr