Sevgi nedir?
Hiç bu boyutuyla düşünmüş müydünüz?
Bu konu ilginizi çektiyse Sevginin Temeli yazımızı da okumanızı öneririz.
Dünyada sevilmek istemeyen kişi yok gibidir;
diye başlıyor, Masumi Toyotome .
“Ama sevgi nedir, nerede bulunur, biliyor muyuz?” diye soruyor..
Sonuç olarak anlatmaya başlıyor.
“Sevgi üç türlüdür !..”
1-Birincisinin adı “Eğer” türü sevgi”
Belli beklentileri karşılarsak ve
bize verilecek sevgiye bu adı takmış yazar.
Örnekler veriyor:
Eğer; İyi olursan baban, annen seni sever.
Eğer, başarılı ve önemli bir kişi olursan, seni severim.
Eş olarak eğer benim beklentilerimi karşılarsan seni severim.
Toyotome “En çok rastlanan sevgi türü budur” diyor.
Bir şarta bağlı sevgi.
Karşılık bekleyen sevgi..
“Sevenin, istediği bir şeyin sağlanması karşılığı olarak vaad edilen bir sevgi türüdür bu” diyor yazar.
“Nedeni ve şekli bakımından bencildir. Amacı sevgi karşılığı bir şey kazanmaktır.”
Yazara göre evliliklerin pek çoğu “Eğer” türü sevgi üzerine kurulduğu için çabuk yıkılıyor.
Gençler birbirlerinin o anki gerçek hallerine değil, hayallerindeki abartılmış romantik görüntüsüne aşık oluyor ve beklentilere giriyorlar.
Beklentiler gerçekleşmediğinde, düş kırıklıkları başlıyor.
Sevgi giderek nefrete dönüşüyor.
Ve maalesef en saf olması gereken anne, baba sevgisinde bile;
“Eğer” türüne rastlanıyor.
Fakat aslında insanlar;
“Eğer” türü sevginin üstünde bir sevgi arayışı içindeler…
2-İkinci türe geçiyoruz. “Çünkü” türü sevgi”
Toyotome bu tür sevgiyi şöyle tarif ediyor:
Her şeyden önce bu tür sevgide kişi, bir şey olduğu,
bir şeye sahip olduğu ya da bir şey başardığı için sevilir.
Sonuç olarak başka birinin onu sevmesi, sahip olduğu bir niteliğe ya da koşula bağlıdır.
Örnek mi?
“Seni seviyorum. Çünkü çok güzelsin/yakışıklısın!”
“Seni seviyorum. Çünkü o kadar popüler, o kadar zengin, o kadar ünlüsün ki..”
“Seni seviyorum. Çünkü bana o kadar güven veriyorsun ki..”
Yazar, Çünkü türü sevginin, Eğer türü sevgiye tercih edileceğini anlatıyor.
Eğer türü sevgi,
bir beklenti koşuluna bağlı olduğundan,
büyük ve ağır bir yük haline gelebilir.
Oysa zaten sahip olduğumuz bir nitelik yüzünden sevilmemiz, hoş bir şeydir, egomuzu okşar.
Ancak bu tür, olduğumuz gibi sevilmektir.
Sonuç olarak insanlar oldukları gibi sevilmeyi tercih ederler.
Bu tür sevgi onlara yük getirmediği için rahatlatıcıdır.
Ama derin düşünürseniz, bu türün, “Eğer” türünden temelde pek farklı olmadığını görürsünüz.
Kaldı ki, bu tür sevgi de, yükler getirir insana…
Her şeyden önce;
İnsanlar hep daha çok kişi tarafından sevilmek ister.
Ancak hayranlarına yenilerini eklemek için çabalarlar.
Sevilecek niteliklere onlardan biraz daha fazla sahip biri ortaya çıktığı zaman,
sevenlerinin, artık ötekini sevmeye başlayacağından korkarlar.
Böylece yaşama, sonsuz sevgi kazanma gayretkeşliği ve rekabet girer.
Ailenin en küçük kızı yeni doğan bebeğe içerler.
Sınıfın en güzel kızı, yeni gelen güzel kıza içerler.
Üstü açık BMW’si ile hava atan delikanlı, Ferrari ile gelene içerler.
Evli kadın kocasının genç ve güzel sekreterine içerler.
“O halde bu tür sevgide güven duygusu bulunabilir mi?” diye soruyor, yazar.
‘Çünkü’ türü sevgi de, gerçek ve sağlam sevgi olamaz” diyor.
Bu tür sevginin güven duygusu vermeyişinin iki ayrı nedeni daha var.
Birincisi;
“Acaba bizi seven kişinin düşündüğü kişi miyiz?” korkusu.
Tüm insanların en az iki yönü vardır.
Biri dışa gösterdikleri, öteki yalnızca kendilerinin bildiği.
“İnsanlar sandıkları kişi olmadığımızı anlar ve bizi terk ederlerse” korkusu buradan doğar.
İkincisi de;
“Ya günün birinde değişirsem ve insanlar beni sevmez olurlarsa..” endişesidir.
Sevgi Nedir ve Sevmek Üzerine
Japonya’da bir kuru temizleyicide çalışan,
dünya güzeli bir kızın yüzü, patlayan kazan yüzünden parçalanmıştır.
Sonuç olarak kız fena halde çirkinleşince, nişanlısı nişanı bozup onu terk etmiş.
Ancak daha acısı, aynı kentte oturan anne ve babası, onu artık ziyarete bile gitmemişler.
Böylece sahip olduğu sevgi, sahip olduğu güzellik temeli üstüne bina edilmiş olduğundan bir günde yok olmuş.
Güzellik kalmayınca sevgi de kalmamış ve kız birkaç ay sonra kahrından ölmüş.
Japon yazar “Toplumlardaki sevgilerin çoğu “Çünkü” türündendir ve bu tür sevgi, kalıcılığı konusunda insanı hep kuşkuya düşürür” diyor.
Peki o zaman;
Gerçek sevgi;
Güvenilecek sevgi nedir?
Ve işte sevgilerin en gerçeği!
Her şeyden önce nedir peki gerçek sevgi?
Asıl sevgi, en güzel sevgi?
3-“Üçüncü tür sevgi ‘Rağmen’ diye adlandırdığım türdür” diyor yazar
Bir koşula bağlı olmadığı için ve karşılığında bir şey beklenmediği için, “Eğer” türü sevgiden farklıdır bu.
Sevilen kişinin çekici bir niteliğine dayanıp, böyle bir şeyin varlığını temel olarak almadığından, ‘Çünkü’ türü sevgi de değildir bu.
Bu üçüncü tür sevgide insan
“bir şey olduğu için” değil,
“bir şey olmasına rağmen”
Sonuç olarak sevilir.
Güzelliğe bakar mısınız? ‘Rağmen’ türü sevgi!
Esmeralda, Qusimodo’yu dünyanın en çirkin, en korkunç kamburu olmasına “rağmen” sever.
Yakışıklı ve zengin delikanlı da Esmeralda’ ya çingene olmasına “rağmen” tapar.
Kişi dünyanın en çirkin,
en zavallı,
en sefil insanı olabilir;
Sonuç olarak ise bunlara ‘rağmen’ sevilebilir.
Ancak tabii bu sevgiyle karşılaşması şartı ile.
Her şeyden önce burada insanın, iyi, çekici, başarılı ya da zengin bir konum edinerek sevgiyi kazanması gerekmiyor.
Ancak kusurlarına, cahilliğine, kötü huylarına ya da kötü geçmişine “rağmen”, olduğu gibi o haliyle sevilebiliyor kişi.
Sonuç olarak bütünüyle çok değersiz biri gibi görünebiliyor ama en değerli gibi sevilebiliyor.
Japon yazar “Yüreklerin en çok susadığı sevgi budur” diyor.
Her şeyden önce;
“Farkında olsanız da olmasanız da bu tür sevgi sizin için yiyecek, içecek, giysi, ev, aile, zenginlik, başarı ya da ünden daha önemlidir.”
Ancak; Bugün yaşamınızı sürdürebilmenizin nedeni;
‘Rağmen’ türü sevgiyi şu anda yaşıyor olmanız ya da bir gün bu sevgiyi bulacağınıza inancınızdır.”
Son sözlerinde biraz umutsuz, Toyotome:
Ancak bugün yaşadığımız toplumda;
Sonuç olarak;
Herkesi doyuracak ve mutlu edecek bu sevgiyi bulmak zor görünüyor.
Ancak herkesin sevgiye ihtiyacı var.
Sonuç olarak başkalarına verecek kadar fazlası kimsede yok…
Masumi Toyotome……* Destina * https://kidega.com/ Kitaplığımdan.
Her şeyden önce “rağmen” sevmek ve sevilmeyi dilerim.
Kaynak: https://bilgikumbaram.com/