Her şeyden önce parantez açmak, yaptığımız rutin işe veya rutin günlere renk katmak için ara vermek neşemizi getirip bizi daha çok hayata bağlayacaktır. https://tiyatrolar.com.tr
Özellikle de hayat pahalılığından eğitim hayatımıza birçok konuda daraldığımız dönemlerde bunu yapmak bizi bir nebze de olsa ferahlatacaktır. Deneyin göreceksiniz.
Benzer şekilde bulunduğumuz ortamı kısa süreliğine de olsa değiştirmek, okuduğumuz kitabın türünü değiştirmek gibi küçük parantezler açmak bizi rahatlatacaktır.
Bu konudaki önceki yazımız Bir Demet Fıkra ve Yeni Fıkralar yazılarımızı okumanızı öneririz.
Buradan yola çıkaraktan da sizlerle güzel bir hikayeyi paylaşacağım.
Hayata Parantez Açalım
Her şeyden önce içi sıkılmaktaydı.
Çünkü anlayamadığı bir duygu içini burkuyordu.
En iyisi ona başvurmak olacaktı.
Ancak o yardımcı olabilirdi bu durumuna.
Sonuçta yıllardır gitmekte olduğu kahine telefon açtı.
Fakat kahin mümkün değil dışarı çıkmak üzereydim dedi.
Fakat kadın kahine rica etti onu kıramayacağını düşünerekten.
Kadın kahinin müdavimlerindendi.
Tabii ki sonuçta böyle zengin ve iyi bir müşterisini kıramazdı kahinde.
Sonuçta kadın oraya gelerek karşılıklı oturdular.
Her zamanki gibi kahin önünde duran suya baktı.
Fakat kaşları çatılarak, gözbebekleri büyüdü.
Kafasını kaldırarak kadına baktı.
Çok üzgünüm dedi. Belli ki söylemek istemediği bir şeyler görmüştü.
Ancak kadın çok meraklanmıştı kahinin ne görüp de kendisine söylemekten çekindiği konusunda.
Kahin kadının ısrarı üzerine konuşmaya başladı; Suda yarınını göremiyorum dedi.
Bugün var ama yarının yok.
Bunu duyan kadın yıkıldı.
Üstelik kahin bugüne kadar görüp de söylediklerinde hiç yanılmamıştı.
Bunu düşünen kadın demek ki yarınım yoksa bu gece öleceğim diye düşünmeye başladı.
Pekiyi o zaman ne yapmalıyım diye düşündü ve kararını verdi. Vasiyetini yazmalıydı.
Hemen evinin yolunu tuttu ve yol boyunca son gecesi olduğunu düşünerek ağladı.
Eve varınca vasiyetini yazdı, yorgun düşmüştü biraz televizyon izledi ve derin bir uykuya dalıp kaldı.
Uyandığında güneş yeni doğmuştu, dışarıdan kuş sesleri geliyordu. Cennette miyim diye düşündü.
Kahin bu kez yanıldı mı diye düşünürken bir yandan da alt kattaki evinin salonuna doğru ilerledi.
O an gözü yemek masasının üzerinde durmakta olan gazeteye ilişti.
O an hayrete düştü ve manşette şöyle yazmaktaydı; Ünlü kahin öldü…….
Hepimiz hayatın akışına kendimizi kaptırıp anı yaşamadan, sadece sıkıntılarımıza odaklanıyoruz.
Oysa anı yaşamak ve çevremizdeki güzelliklere odaklanarak bir yaşam da mümkün olabilir.