Doğru iletişimin önemi ve hepimiz bunu bilsek de doğru kurabiliyor muyuz? Gelin bunu anlamaya çalışalım.
Toplum içinde bulunduğumuz her an çevremizle iletişim haline geçeriz.
Eşimizle, anne, baba veya çocuğumuzla olan iletişimin dışında müdürümüz, müşterimiz,
çalışanımız, komşumuz, öğretmenimiz, öğrencimiz, bindiğimiz aracın veya yanımızdan geçen
aracın şoförü gibi yüzlerce farklı kişiyle iletişime gireriz.
Bu sistemin sağlıklı yürümesi bizim yaşam kalitemizi de yakından ilgilendirir.
İşte bu yüzden doğru iletişimin ne olduğunu ve nasıl yapılabildiğini bilmemizde daima yarar vardır.
Öncelikle bilmemiz gereken doğru dinlemektir.
Sabırlı ve dikkatli dinlemek toplumumuzun zayıf noktalarından biridir ve eksikliği halinde
sohbetler çoğunlukla gerilimle sona erer.
Sabırlı olalım çünkü karşımızdaki kişinin sözü bitmeden konuşmaya başlama sabırsızlığı hem öfkeyi çekecek hem de saygısızlık olacaktır.
Konuşan kişinin sözü bittikten sonra bile hala devam edip etmeyeceğini tartmak için bir nefes aralığı süre tanıyalım bence.
Dikkatli dinleyelim çünkü karşımızdaki kişi büyük ihtimalle anlamamız veya üzerinde düşünmemiz gereken bir şey anlatıyordur arada birkaç kelime kaçırırsak anlam tamamen değişebilir.
Anladığımız şekliyle geri bildirim vermemizde büyük fayda vardır bu hem onu dikkatle
dinlediğimizi gösterir hem de konuşan kişinin anlaşılmadı zannederek tezini tekrarlamasını önler.
Yine de geri bildirimimizde ısrarcı olmayalım kişi “hayır doğru anlamamışsın” diyorsa tekrar dinleyelim.
Doğru İletişimin Önemi ve Dinlemek
Dinlerken mutlaka kaçınmamız gereken birkaç noktayı da sıralayacak olursam:
Birincisi “Akıl okuma” dır.
Kişi söylemini bitirmeden onun bu konuşmayı yaparken ne düşündüğünü varsayma hatasıdır.
İkincisi “Kişiselleştirme” yani sorunun dışına çıkıp kişinin yapısı doğrultusunda
“Sen hep böyleydin zaten” şeklinde kişiyi kategorize etme hatasıdır.
Üçüncüsü “Dikkati Dağıtma” anlatılan konunun öncesine veya sonrasına ait başka bir
olaya yönelerek anlatan kişinin konsantrasyonunu bozma hatasıdır.
Bu hatalı noktalardan kaçınmamız iletişimin sağlığı açısından vazgeçilmezdir.
Eğer konuşan kişi bizsek dikkat etmemiz gereken birinci nokta kendimizi doğru ifade etmektir. Bilmeliyiz ki anlatmakta olduğumuz şey için kullanacağımız kelimelerin iletişimdeki payı sadece yüzde 7 dir.
Eğer iletişimimizi yazılı mesaj şeklinde kuruyorsak doğru anlaşılma olasılığımız çok düşüktür.
Ses tonlamamızın payı yüzde 38 dir yani iletişim telefon konuşması şeklindeyse doğru anlaşılma oranımız yüzde 45 e ulaşır.
Beden dilimizin payı ise yüzde 55 dir.
Yüz Yüze İletişim
Yani yüz yüze bir iletişim kuruyorsak doğru anlaşılma olasılığımız yüzde 100 e ulaşır.
Çiftlere tavsiyem özellikle hassas konularda yüz yüze iletişim kurmalarıdır.
İkinci nokta “Olumsuz bildirim”lerden kaçınıp olumlu yapıcı bildirim şeklini kullanmamızdır.
Yani “Benimle hiç konuşmuyorsun” demek yerine “Seninle konuşmak çok hoşuma gidiyor, uzun zamandır konuşamadık” diyebiliriz veya
“Neden benimle ilgilenmiyorsun” yerine “Seni çok özledim ama görüyorum ki sen de çok yoğunsun” diyebiliriz.
İletişimlerimizde dikkat etmemiz gereken son nokta da “Tepki” vermek yerine “Cevap” vermeye çalışmamız gereğidir.
Bu konudaki önceki Evliliğimiz yazımızı da okumanızı öneririz.
Bir kişiye “Sen artık beni sevmiyorsun” dediğinizde “Zaten sen de beni sevmiyorsun” diyorsa bu bir tepkidir.
“Nereden bu kanıya vardın, belki farkında olmadan yanlış bir davranışta bulunmuş olabilirim” diyorsa bu bir cevaptır.
Otoyolda tıkanık trafikte emniyet şeridinden gelip önünüze girmeye çalışan sürücüye “Ne yapıyorsun” dediğinizde “Sana ne” veya “Sen sanki hiç yapmıyor musun” diyorsa bu bir tepkidir.
“Acil olarak bir hastaneye yetişmem gerekiyor” diyorsa bu bir cevaptır.
Bu farkı hep aklımızda tutmaya çalışalım, daha da önemlisi tepkiye tepkiyle
karşılık verdiğimiz zaman bu söyleşinin sonu kesinlikle kavgayla biteceğinden;
Eğer karşımızdakinin tepkilerine cevap veremeyeceğimizi, tepki vereceğimizi hissediyorsak iletişime uygun bir zamana kadar son verelim.
Hepinizin doğru iletişim kurallarıyla sınırlanmış keyifli söyleşiler yapmanızı diliyoruz.
Şayet bu konuda kendinizi geliştirmek isterseniz de https://www.instagram.com sayfasından yazarımız ile iletişime geçebilir veya buradan sorularınızı da sorabilirsiniz.
